Geçtiğimiz 20 gündür, Telaferli Türkmen aileler, Suriye sınırında Türkiye’ye girmek umuduyla bekliyorlar. Bu aileler, Musul Operasyonu sonrası, DAİŞ terör örgütü ile Irak ordusu ve milis güçler arasındaki çatışmalarda iki ateş arasında kalan sivillerden oluşmaktadır.
Yalnızca üzerlerindeki kıyafetler ve sahip oldukları kısıtlı miktardaki parayla evlerinden edilen bu aileler; dağlarda, çöllerde, sokaklarda, inşaatlarda, kısacası bulabildikleri en güvenli yerlerde yaşam mücadelesi vermektedirler. Yeterli gıdaya ulaşma imkanları yok. Çetin kış şartlarından korunabilme imkanları da. Ölümcül yaralarla pençeleşen, karnını biraz olsun doyurabilmek umuduyla bütün imkansızlıklara karşı mücadele eden insanlarla, soğuktan can veren çocuklar ise bu zalim savaşın en büyük mağdurları. İnsani koşulların sağlanamadığı bir kampta, bebekler donarak hayatını kaybetmektedir. İnsanlar günlerdir aç, üzerlerine örtecek bir battaniyeye dahi ulaşma umutları tükenmekte.
İnsani koşullardan çok uzak şekilde yaşam mücadelesi veren, 93 yıl önce, yapay sınırlarla sınırın öteki tarafında bırakılıp Anavatandan koparılmaya çalışılan bu insanlar için her geçen dakika daha çok önem arz ediyor. Bu insanların insanca yaşama hakkını gerçekleştirmek için, Irak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği olarak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden talebimiz ise soydaşlarımızın bir an önce asgari koşulların sağlandığı, güvenli bir kampa yerleştirilmeleri ve yerleştikleri bölgelere acilen insani yardım sevkiyatı yapılmasıdır.
Bizler bilmekteyiz ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti, tarihinde hiçbir zaman zalimlerin zulmüne maruz kalanlara, yurtlarından edilen sivil halklara kapılarını kapatmamış; aksine bürün dünyaya emsal olacak bir misafirperverlik sergilemiştir. Irak Türklerine de bu zor zamanlarında elini uzatıp bir kardeş gibi bağrına basacak yer yine Türkiye’dir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Mehmet Tütüncü
Irak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı