IRAK TÜRKLERİ KÜLTÜR ve YARDIMLAŞMA DERNEĞİ GENEL MERKEZİ İSTANBUL
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ BASIN BİLDİRİSİ
8 MART 2011
Kadın haklarına ve sorunlarına dikkat çekildiği bu önemli günde, tüm dünya kadınlarının sevinçlerini ve sıkıntılarını birlikte yaşıyor ve paylaşıyoruz. Çocuklarını yetiştiren, eğiten, bilgi ve birikimini paylaşan kadınlarımızın Toplumun temel yapısını şekillendirdiğini asla unutmuyoruz. Bu sebeple toplumlarımızın daha ileri konumda olabilmesi ve çağdaş dünya seviyesine ulaşması için elimizden gelenleri yapmak zorunda olduğumuzun fakındayız. Bu bizim için yalnızca bir temenni değil, aynı zamanda amaçtır.
Irak’ta savaşlarda can veren, sakat kalan, dul kalan, hayata karşı yalnız mücadele etmeye çalışan kadınlar, savaş sonrası farklı sorunlarla yüzleşmek zorunda bırakılmıştır. Etnik ve mezhepsel çatışmalar, istikrarsızlıktan kaynaklı ekonomik sıkıntılar ve bunun getirdiği yoksulluk, Iraklı kadınları dünya seviyesinin çok gerisine itmiştir. Erkek egemen bakış açısı ise kadınları davranış, giyim, yaşam tarzı açısından baskı altına almaktadır. Kısacası Iraklı kadın özgür değildir.
Özellikle Kerkük yerlisi olmayan etnik grupların şehre sistematik göçü ve göç edenlerin sebep olduğu taciz, adam kaçırma, cinayet ve hırsızlık olaylarının artışı, Türkmen kadınlarının sokağa çıkmasını dahi kısıtlamaktadır.
ABD saldırılarının yaralarını sarmaya çalışan Telaferli kadınlar ise yoksullukla boğuşmaktadır. Dünyanın en büyük ilçesi olan Telafer’i ısrarla il yapmayan Irak hükümeti, işsizliğe ve fakirliğe rağmen yaşamaya çalışan bu insanların ve zor hayat şartları altında ezilen kadınların bu durumundan birinci derecede sorumludur.
Erbil’de Bölgesel Yönetim baskısı altında etnik haklarını alamayan ve kendini serbestçe ifade edemeyen Türkmen kadınının siyasi iradesi kısıtlanmakta ve partizan eylemlerle ikinci plana itilmektedir.
2003’ten bu yana Irak’ta halen şekillendirilmeye çalışılan devlet yönetiminin bir an önce toparlanması, halkı sefalet ve yoksulluktan kurtarması ve gerek yasal düzenlemelerle gerek yaşamsal alanlardaki uygulamalarla kadınlara yönelik düzenlemeler yapılması gerekir. Ayrıca Türkmen bölgelerinde yaşanan etnik ayrımcılığa ve sistemli göçlere bir son verilmeli ve devlet nezdinde müdahale edilmelidir. Aksi takdirde tüm bölge halkında ve özellikle kadınlarda derin yaralar açacak ve daha da olumsuz gelişmeleri kaçınılmaz kılacaktır.
Geçmişte olanlara rağmen geleceğe dair umutlarımızı yitirmiyor, kadınlarımızın yaşayacağı çağdaş, gelişmiş ve güvenli bir hayat diliyor, tüm kadınlarımızın “Kadınlar Günü”nü kutluyoruz.
Kadın Kollar